sürur-u sine Admin
Mesaj Sayısı : 1280 Kayıt tarihi : 17/06/09 Yaş : 31 Nerden : Antalya
| Konu: Sen gidiyorsun Ptsi Tem. 06, 2009 8:09 pm | |
| hadi gidiyorsun yürekten kan gidiyor,sen gidiyorsun herşey gidiyor gökte bulut,dağda kar,düzde kervan gidiyor solgun bir gül oluyor insan bir demet kır çiçeği ölüyor sen gidiyorsun ne ucuz yaşıyorsun,ne kolay bir kristal gibi ellerimden düşüyorsun bakma öyle ben kanıyorum sen üşüyorsun
kolay değil bir yalan bu yaralayan kanayan koca bir yalan yalan işte sevdiğim yalan şarkılardan arta kalan ve sabah buğusu ve tarla faresi ve ekmek derdindeki işçi kalbi gibi yumuşak sıcak bir yalan ıslak gözlerimle geçiyorum yaralı bir ceylanın kalbinden ceplerimde kül var bir yangından arta kalan
sorduğum adreslerde kimse olmuyor ve kimse olmuyor ben sorduğum zaman her şey bir yalan gibi yandığı zaman yalnız olduğunu anlıyor insan anladım ve geçtim yaralı bir ceylanın kalbinden
aynamı kırdım fotoğraflarımı yaktım nasıl da acımasızdım tafralarıma karşı nasıl da umarsız
su gördüm düşümde karanlıktı ve gürültüyle çağlıyordu ceplerimde kül vardı ve yanıyordu sonra sabah oluyor ve bir ceylan kalbinde alem ağlıyordu
hayır diyordu bir dağ köylüsü hiçbir şey için geç değil ve geç değil bir şey için hiçbir şey bişey vardı öyleyse bişey beni çeken gecenin duldasından uzağa kocaman çayırlara çeken bişey gümrah ırmaklara sonra sıcağa sonra acıya sonra yaralarıma merhem olmaya kapıma dayanan bişey
tutsana beni,bırakmasana olsun yaralasana olsun,ağrısa da yalan da olsa,kalsana
dağ köylüsü aşkın olduğu yerde ben varım sen olmasan da ben varım yağmur yağar saçlarım filizlenir bir yıldız düşer omuzlarıma ıslık çalar ıslanır şarkılarımı söyler geçerim kapından camların buğusundan ve yağmurun kokusundan tanırlar beni bilirler en iyi yalanlarını ben alırım onların adresler sorarım kimseler oturmaz orda ve kimseler olmaz ben sordukça
dağ köylüsü şimdi gidersen şimdi git kalırsan şimdi
İbrahim Sadri | |
|